ABD yönetimi Başkan Joe Biden öncülüğünde yeni “Ulusal Güvenlik Stratejisi”ni yayınladı. Yeni strateji en başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere küresel dünya ve dolayısı ile hepimizi yakından ilgilendiriyor. ABD yönetiminin yayınladığı strateji Biden yönetiminin gelecekte uygulamayı planladığı politikaları öngörmesi ve kurgulaması bakımından oldukça önemli. Bilhassa küresel enflasyon, petrol krizi, Ukrayna ve Rusya savaşı gibi muhtelif sorunların yaşadığı günümüzde ABD’nin stratejik vizyonu önemli anahtar ifadeler içermektedir. Bütün bu hususlar göz önünde bulundurulduğunda Biden yönetiminin ulusal güvenlik ve savunma stratejisini anlamak ve yorumlamak hepimiz için önemli bir kazanım olacaktır.
Öncelikle Başkan Joe Biden ve ekibinin yeni dönem stratejisinde dünyanın önemli bir dönüm noktasında olduğunun sıklıkla vurgulandığı ve Rusya ile Çin gibi önemli küresel güçlere dikkat çekildiği görülmektedir. Stratejide Çin’in uluslararası düzeni yeniden şekillendirme ve küresel liderlik niyetinde olduğu ve ABD’nin yeni dönem stratejisinde Çin ile rekabeti kararlı bir şekilde sürdüreceği ifade edilmektedir.
Strateji belgesinde Rusya ile ilgili olarak ise Putin ve ülkesinin küresel bir tehlike olduğunun vurgulandığı görülmektedir. ABD’nin Rusya ile mücadeleyi sürdürmek adına hem politik hem de ekonomik olarak Rus hükümetine ve şirketlerine yönelik baskıyı sürdüreceğine dair bir yol haritası çizildiği görülmektedir.Rusya ve Ukrayna savaşının bütün şiddetiyle devam ettiği bu süreçte yayınlanan stratejide Ukrayna ile ilgili de önemli bilgilerin yer aldığı görülmektedir.
Amerika Birleşik Devletleri’nin Ulusal Güvenlik Stratejisi geçtiğimiz yıl Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle yayınlanamamıştı. Bu sebeple geçte olsa bu yıl yayınlanan stratejide metnin önemli bir kısmın bu savaşa ayrıldığı görülüyor. ABD’nin bilhassa Ukrayna’ya verdiği askeri ve diplomatik desteğin sürdüreceği görülmektedir. Aynı zamanda Gürcistan ve Moldova gibi ülkelerin AB’ye üyelik sürecinin destekleneceği ifade edilmektedir. Balkanlarda ve Kafkasya’da demokratik yapıların, hukukun üstünlüğünün ve ekonomik kalkınmanın sürdürülmesi için gereken desteğin verileceği de strateji belgesinde ele alınan konulardan bir diğeridir. Orta Doğu ülkelerinin ve toplumlarının küresel sisteme entegre olması ve bu bölgede var olan ABD kaynaklarının azaltılması konusunun belgede yer aldığı görülmektedir. Afrika ülkelerinin ise demografik büyüme ve inovasyon gibi konularla ABD’nin gündeminde olacağı ve işbirliklerinin kurulmasının amaçlanacağı ifade edilmiştir.Başkan Joe Biden’ın yeni dönem stratejisi politik, ekonomik ve muhtelif yönlerden rekabet içerisinde olacağı, ülke ve toplumlara odaklanmanın yanı sıra hem ulusal hem de uluslararası olarak nitelendirilen ortaklıkları ve ittifaklarını stratejilerinin en önemli değerlerinden biri olduğunu vurguladığı da görülmektedir.Strateji aynı zamanda dünya ve insanlık ile ilgili en temel sorunlara da odaklanmaktadır. Özellikle de
gıda güvensizliği, bulaşıcı hastalıklar, iklim değişikliği ve enflasyon gibi tüm dünyanın ortak problemlerine yönelik olarak Biden yönetiminin uluslararası politikada bu konularla mücadele için girişimlerde bulunmayı planladığı aşikâr.Hükümetin dış
politika stratejisi ve vizyonu olarak Amerika Birleşik Devletleri’nin daha özgür, müreffeh ve demokratik bir dünya için çıkarlarını koruyacağına odaklanmış olduğu belirtilmektedir. Bu strateji belgesinin esas temel dinamiğini ise Amerikan ulusunun güvenlik çıkarları, ekonomik fırsatların arttırılması ve demokrasinin savunulması gibi olguların oluşturduğu belirtilmekte. Ülke içerisinde istihdamın ve yatırımın arttırılması gerektiği ve yönetim olarak bu konuya önemli bir destek sunacakları stratejide ifade edilen diğer bir konu olarak dikkat çekmektedir.Yeni dönem Ulusal Strateji Belgesi'nde dikkat çeken bir diğer nokta ise
Amerika Birleşik Devletleri ordusunun yeniden modernize edilmesi hususunda çalışmalar yürütüleceği ve savunma alanındaki iş gücüne yatırım yapılacağının ele alınmasıdır.
Son olarak ifade etmek gerekirse geçtiğimiz yıl yayınlanamayan Biden yönetiminin strateji belgesinin bu yıl hem iç politika hem de dış politika hususunda geniş kapsamlı bir stratejinin öngörüldüğü bir belge olduğu dikkatleri çekmektedir. Amerika Birleşik Devletleri 2024 başkanlık seçimlerine giderken Başkan Joe Biden ve yönetiminin stratejik vizyonu seçim öncesi kritik bir önem taşıyor. Biden’ın çizdiği stratejik vizyon hem mevcut küresel kriz ve enflasyon ortamında ABD’nin siyasi geleceğini hem de ikinci dönem başkan olabilme kaderini önemli ölçüde etkileyecek bir belgedir. Yayınlanan “Ulusal Güvenlik ve Savunma Stratejisi”nde öngörülen ve tasavvur edilen politikaların ne kadarının gerçeğe dönüşeceği ve başarıyla sonuçlanacağı tüm dünyanın merak ettiği bir konu olacak.Umut Güner