Metasophie ruhun bedendeki bilinmeyen gramerine hakim. Asırlardır gizlenen, anlatılmayan ilim Metasophie ilmidir! Dünya ilim üzerine tanzim edilmiştir. İnsan AKIL ve RUH olarak bir bedende iki unsur olarak var olmuştur. Metasophie kişiye RUH’un yaşam içerisindeki varlığının nedenini, gerekliliğini anlatan ilimdir. Metasophie ilminden faydalanmış bir insan RUH ve AKIL olan iki unsurun birbiriyle olan lisanını gramerini öğrenir ve bu sayede kendini keşfeder. Kendini keşfetmiş insan yaşamı boyunca yaşadığı durumların kendisinde bıraktığı izler ne olursa olsun nerede tutacağını bilir ve yaşayacağı durumların değerlendirmesini daha iyi analiz etmiş olur. Metasophie mükemmel ötesi bir ilimdir...
Bu ilim insanoğlunun zaman ve zamansızlık arasındaki yolculuğunu tüm evreleriyle hemde tüm bilimsel donatılarıyla ortaya sermektedir. İnsanı bütünüyle yani bir bedende iki insanı anlatıyor. Bu iki unsurun tüm verilerini iki farklı kutup başında toplayan ve bu iki farklı kutup başı verilerini bir aküde (yani yaşamda) birleştiren ve bu birleşmeden enerji elde eden bir ilimdir... Metasophie ruhun keşfini ve ruhun bedendeki siluetini, ruhun akıl ile bağını, içsel güdülerin yaşam içerisindeki şifrelerini ve bu şifreler sayesinde zamansızlık yolculuğunun nasıl gerçekleşebileceğini anlatır... İnsanın tüm şifrelerini anlatan bu ilim uygulandığında her zaman bir sonraki hatta bir kaç sonraki karşı refleksleri önceden görebildiği için doğal olarak tüm süreçlerde belirleyen taraf yapar.
Metasophie İnsana Ne Katkı Sağlar?
Metasophie kendini bilmek ve yaşam içerisinde evrensel döngülerle olan bağını öğrenmek demektir. Güneşin doğuşundan batışına kadar havanın sıcaklık seviyesinden günün aydınlık ve karanlık, gündüz ile gece değişimine kadar ruhunun evrenle iletişimi vardır.
Düşünce olarak özgür olabilirsin ama senin bir ruhun vardır ve ruhunun enerji seviyesini sen iradenle belirleyemezsin. Ruhun evrensel döngülerle iletişimli olduğu için değişimler yaşamaktadır. Enerji seviyesinde oluşan değişimler ve bu değişimlerde senin yapman ve yapmaman gereken eylemler vardır. Matematiksel olarak bu değişimlerin zamanlamaları hep verilmiştir, kullanım kılavuzunda yazılıdır ve bu kullanım kılavuzu sensin! Senin yüzüne ve avuçlarının içinde yazılmıştır. Metasophie bu yazılımı senin anlayacağın şekilde tercüme eder ve sana gün içerisinde hangi zaman dilimlerinin pozitif hangi zaman dilimlerinin negatif olduğunu öğretecek ve yaşamını ona göre dizayn edeceksin. Örneğin yanlış bir zamanlamada senin için çok önemli bir görüşmeye girdiğinde kaybedersin üzülürsün. Metasophie ile ilgilendiğinde geçmiş dönemlerinde senin için olumsuz geçen süreçlerin sana verilecek olan zamanlamanda negatif zamanlama sürecinde olduğunu görecek ve bu muazzam bir şey diyeceksin ve kendinden nasıl habersiz olduğunun farkına varacaksın…
Kaan Sarıaydın Metasophie Kuruluş Hikayesi
Metasophie ilminin kurucusu Metasof & Ekonomist kaan sarıaydın “Metasophie ilmi, insanın kullanım kılavuzudur, insanın kendisidir. Ruh, akil ve beden üçgeninde insana, kendi lisaninin gramerini, yasam içerisinde evrensel döngülerle olan bağlarını öğretir.” diyor.
Kaan Sarıaydın, Metasophie ilminin neden ihtiyaç olduğunu şu sözleriyle açıklamıştır “Ruhuyla konuşmayı başaramayan insan kendi şifrelerini bilmeyen insandır! Ruhunun dilini bilmeyen insan ne yaşadığı anın tadını çıkarabilir nede yarınları hakkında fikir sahibi olabilir.”
Ankara’da dünyaya gelen Kaan Sarıaydın, 1996’li yıllarda Johann Wolfgang Goethe-Üniversitesindeki İşletme yüksek öğreniminin ardından, dünyanın ileri gelen uluslararası finans kuruluşlarında trader olarak iş hayatına ilk adımını atması, seçmiş olduğu kariyer alanında, ona, Metasophie ilmiyle tanışmasına giden yolun onunu açmıştır. Kaan Sarıaydın yöneldiği ve gerçekleştirdiği her işte “basarinin” vazgeçilmezlik ilkesini benimsemiş, yaratıcı bireyin girişimci özgürlüğü ve liderliği ile ekonomilere, şirketlere ve devlet başkanlarına “daha başarılı bir ekonomi için” katkıda bulunan, lider bir ekonomist olmuştur. Lehman Brothers, Morgan Stanley gibi kurumsal firmalarda CEO olarak kariyer hayatını sürdürmüş olan Kaan Sarıaydın, 2008’li yıllardaki finansal krizden sonra öncü girişimleriyle, uluslararası finans ve kriz deneyimlerini toplumlara aktarmak için birçok konferans ve davetlerde yer alarak Anadolu’nun her bir kösesindeki insanların sorularını cevaplayarak gönül seferberliği ilan etmiştir.
Metasophie ilmini gelecek nesillere aktarmak ve bu ilimden faydalanmak isteyen insanlar için oluşturduğu eğitim grupları ve seminer çalışmaları ile insanlara “en büyük bilgeliğin kendini bilmek olduğunu” anlatmaktadır.