Sözlükte yol, hal ve gidiş, kat, tabaka gibi anlamlara gelen tarikat, bir tasavvuf kavramı olarak Hakk’a ulaşmak için tutulan, bir takım kuralları bulunan yol demektir. Mutasavvıflara göre tüm insanlar, hatta bütün yaratıkların alıp verdiği nefesler sayısınca Allah’a giden yol vardır. İlk devirde sufiler, kendilerinden daha deneyimli durumda olanlardan faydalanmakla birlikte, bugün bildiğimiz şekliyle teknik anlamda tarikat kurmamışlar, herbiri kendine göre bir yol tutmuştu. Bunlar görüşlerini ve manevi tecrübelerini sohbet yoluyla çevresinde bulunanlara aktarıyorlardı.
Bugünkü anlamda tarikatlar (organize tasavvuf hareketi), yaklaşık VI/XII. yüzyılda ortaya çıkmaya başlamış ve daha sonra da müesseseleşmişlerdir. Buna göre şeyh adı verilen bir öğretmen gözetiminde müridin (manevi arınmayı isteyen), Allah’a ulaşma konusunda takip ettiği usule veya metoda tarikat adı verilir. Tarikatlar genel olarak üçe ayrılır: Tariki ahyâr, ibadet ve takva yoluna ağırlık veren tarikat; tariki ebrâr, çile çekerek ve nefse karşı savaşarak Hakk’a ve kurtuluşa ulaşmayı amaçlayan tarikat; tariki şuttâr, aşk ve vecd ile kurtuluşa erişmeyi amaçlayan tarikat.
Tarikatlar zamanla çeşitli kollara ayrılarak sayıları artmıştır. Tarikatların bir kısmı zikri, gizli (sessizce) kalp ile bir kısmı da açıktan dil ile yapmaktadır. Tarikatlar, kurucusu olan şeyhlerin adlarıyla anılırlar. Mesela, Hacı Bayram Veli’nin kurduğu tarikata Bayramiyye, Hacı Bektaş Veli’ninkine Bektaşiyye denilir.
Bugünkü anlamda tarikatlar (organize tasavvuf hareketi), yaklaşık VI/XII. yüzyılda ortaya çıkmaya başlamış ve daha sonra da müesseseleşmişlerdir. Buna göre şeyh adı verilen bir öğretmen gözetiminde müridin (manevi arınmayı isteyen), Allah’a ulaşma konusunda takip ettiği usule veya metoda tarikat adı verilir. Tarikatlar genel olarak üçe ayrılır: Tariki ahyâr, ibadet ve takva yoluna ağırlık veren tarikat; tariki ebrâr, çile çekerek ve nefse karşı savaşarak Hakk’a ve kurtuluşa ulaşmayı amaçlayan tarikat; tariki şuttâr, aşk ve vecd ile kurtuluşa erişmeyi amaçlayan tarikat.
Tarikatlar zamanla çeşitli kollara ayrılarak sayıları artmıştır. Tarikatların bir kısmı zikri, gizli (sessizce) kalp ile bir kısmı da açıktan dil ile yapmaktadır. Tarikatlar, kurucusu olan şeyhlerin adlarıyla anılırlar. Mesela, Hacı Bayram Veli’nin kurduğu tarikata Bayramiyye, Hacı Bektaş Veli’ninkine Bektaşiyye denilir.