Arapça “rvh” kökünden gelen ve “gitmek, hava rüzgârlı olmak, ferah ve rahatlık duymak” gibi anlamlara gelen ruh, “canlılarda hayatı sağlayan unsur” olarak tanımlanmaktadır.
Zaman zaman “nefs” kelimesiyle eş anlamlı olarak kullananlar olduğu gibi, ikisi arasında ayırım yapıp farklı anlamda olduğunu söyleyenler de mevcuttur. Çoğulu “ervâh”tır. Ruh denilince, insanın algılayan, bilen, idrak ve irade gibi niteliklere sahip olan yönü ve insanın kişiliğini oluşturan özelliklerinin tamamı akla gelmektedir.
Ruhun varlığına ilişkin Kur’an ve Sünnet’te geçen ifadelere ek olarak, insanın doğumundan ölümüne kadar, bedenin sürekli değişmesine karşılık, benlik şuurunun değişikliğe uğramadan kalması, bedenden farklı bir unsurun varlığını gösterir.
RUHLARI ÇAĞIRMAK MÜMKÜN MÜDÜR?
ruh çağırma (spiritizma), ölülerin ruhlarının yaşadığı ve onlarla konuşulup görüşülebileceği inancıdır. Bu durum gaipten haber verme yöntemlerinden biri olup, çağrılan ölü ruhlarla iletişime geçilerek birtakım bilgiler elde edilmeye çalışılmaktadır. Bu yöntemle gizli ve bilinmeyen bazı hususların açığa çıkarılmasını sağlama ya da olayların gerçekteki seyrini öğrenmeye çalışma hedeflenmektedir. Ruh çağırmayı kabul etmek, aynı zamanda ölümden sonraki bir hayatın varlığını ve ölülerin hayatla bağlarını kesmeyip yaşayan insanların işleriyle ilgilenmeye devam ettiklerini kabul etmeyi de gerektirir.
Gaipten haber verme olayının izlerini hemen her kültürde görmek mümkün olsa da, bunu ölülerin ruhlarıyla iletişime geçerek sağlamaya çalışma yalnızca bazı kültürlerde mevcuttur. Yunanlılar’da, Gılgamış’ta ya da Şamanlık kültüründe buna benzer uygulamalara rastlanmaktadır. Ruh çağırma esnasında ölünün bir parçasının özellikle de kafatasının bulundurulması dikkat çekicidir. Çünkü trans halinde gaipten haber veren kişi/medyum tarafından ve karından konuşma yoluyla gerçekleştiğine inanılan söyleşinin, bazan işaretler yoluyla da ortaya çıkabileceği iddia edilmektedir.
Ruh çağırma seanslarında, bulunulan ortamda veya masa üzerinde başka bazı nesneler de bulundurulur, falcı ruhu sorguya çeker ve etraftaki cisimlerin hareketine göre de ruhların cevaplarının “evet” veya “hayır” olduğu iddia edilir. Çoğu kere sersemleştirilmiş bir yılan balığı kullanılır ve onun masa üstünde can çekişme, ruhların “evet” cevabı olarak düşünülür. Masa üstünde hazır edilen bu nesnelerin istenilen zamanda hareket etmesi için bazı hilelere başvurulur, çoğunlukla da halk arasında yaygın olan şüpheleri doğrulayacak şekilde kullanılır.
İslâm dünyasında “ilmü'l- istihzâri’l-ervâh” ve “ilmü’lazâim” tabirleriyle dile getirilen ruh çağırma, osmanlı literatüründe huddâmcılık olarak isimlendirilmiştir.
Âyet ve hadislerden ve nakledilen bazı rivayetlerden peygamberlerin meleklerle ve bazı kâhinlerin de cinlerle teması olduğundan söz edilse de, ölen insanların ruhlarıyla temas kurulduğu veya onların bazı yöntemlerle çağrıldığına ilişkin bir rivayet bulunmamaktadır.
Bu durum, ruh çağırma seanslarında birtakım özel yöntemlerle, ölen insanların ruhlarıyla temasa geçilebileceğine ilişkin düşüncelerin dinî bir dayanağı bulunmadığını göstermektedir.
Temel Yeşilyurt-Çağdaş İslam Problemleri