Alınan bilgiye göre, bel ağrısı şikayetiyle Yalova Devlet Hastanesi'ne başvuran 52 yaşındaki Medine Karahasan, 14 Haziran 2021 tarihinde ameliyat oldu. Yanlış damarı kesildiği için 1 ay yoğun bakımda kaldığını ileri süren hasta, evde sağlık hizmetleri vasıtasıyla hastanede pansuman yaptırıyordu. Bu hizmet sırasında hasta yakınları ile sağlık personeli arasında tartışma çıktı. Tartışma sonrasında Yalova Devlet Hastanesi'ne giden hastanın damadı Burak Tunç ve kızı Seda Tunç ile Başhekim Yardımcısı Uzm. Dr. Çetin Serim, Hastane Müdür Yardımcısı Ferruh Demir arasında tartışma çıktı. Kendilerine hakaret edildiğini ileri süren hastane yöneticileri ile hasta yakınları arasında kavga çıktı. Çıkan kavgayı araya giren güvenlik görevlileri ayırdı.
İdari soruşturmada ameliyat hatasız görüldü
29 Aralık 2021 tarihinde meydana gelen kavga sonrasında taraflar savcılıkta birbirinden şikayetçi oldu. İl Sağlık Müdürlüğü ise konuyla ilgili idarî soruşturma açtı. Hastanın ameliyatıyla ilgili soruşturmada, ameliyatta hata bulunmadığı yönünde karar alındığı öğrenilirken, hasta Medine Karahasan, yanlış damarının kesildiğini, ilerleyen süreçte sağ bacağı kesildiği için dava açtığını bildirdi.
"Ameliyatta yanlış damarımı kesmişler"
Karahasan, gazetecilere yaptığı açıklamada, hastanede belinin durumunun çok kötü olduğu, bir yıl sonra yürüyeceğinin söylendiğini ifade etti. Karahasan, ameliyat sonrasında yaşanan süreci şöyle anlattı:
"Bana ameliyat günü verdi. 14 Haziran Salı günü ameliyata girdim. Yanlış damarımı kesmişler ameliyatta. Bir ay yoğun bakımda yattım. Yoğun bakımdan çıktıktan sonra da 15 gün serviste yattım. Parmağım pıhtı attığı için topuktan ilerisi siyahlaştı, dizden aşağısını hissetmemeye başladım. Ardından beni plastik cerrahiye yönlendirdiler. İstanbul Göztepe Hastanesinde Süleyman Yalçın'a gittik. Orada bacağımı kurtarmaya çalıştılar, 20 ameliyat oldum ama bacağımı kurtaramadıklarını söylediler. Vücudumda kemik iltihabı oluştu. Sonra diz altı diye ameliyata girdim, bacağımı dizimin üstünden kestiler."
Kızı ve damadının daha sonraki süreçte sağlık personelleriyle tartışma yaşadığını ifade eden Karahasan, "Yalova'da hastaneye gitmem gerekiyordu. Evde sağlık hizmetlerini aradık çünkü bacağıma pansuman yapılması gerekiyordu. Evde sağlık ekipleri iki günde bir gelip beni hastaneyle götürüyordu. Sonra bizi almadılar, kızım CİMER'e şikâyet etti. Bunun üzerine bizi arayıp özür dilediler, 'Şikayetinizi geri alın sizi almaya geleceğiz' dediler. Sonra tekrar gelmeye başladılar. Son dönemde geldikleri zaman olay çıkarmak için refakatçime 'Sedyeyi siz de tutacaksınız, taşımanız gerekiyor' demeye başladılar. Hastaneye son gittiğimiz günün sabahında tartışma oldu. Kadın hemşire gelmişti evde sağlık hizmetleri ile beraber. Hemşire kızıma 'Sen de sedyeyi tutacaksın' dedi. Kızım tutmadı 'Ben neden tutayım zaten merdiven dar' dedi. Hemşire 'Anne senin değil mi tutmak zorundasın' deyince kızım da tutmadı ve tartıştılar. Sonra hastaneye gittik damadım da oraya geldi. Damadım orada hemşireyi görmüş hemşire damadıma 'Bugün de götürmüyoruz var mı yapacağınız bir şey' demiş. 'Müdür seni bekliyor git ona derdini anlat' demiş. Kızım ve damadım müdürün yanına gittiler" dedi.
"Kendimi savunmak için elimden ne gelirse yaptım"
Hastanın damadı Burak Tunç ise, evde sağlık hizmeti veren personel ile yaşadıkları sıkıntıyı anlatmak için hastane yöneticileriyle bir araya geldiklerini belirti. Burada yaşanan kavga olayını anlatan Tunç, şunları kaydetti:
"İlk olarak Çetin bey başhekim yardımcısı sandalyesinden kalkıyor ve benim üzerime saldırdı. Peşinden Ferruh bey geliyor ve saldırıyor ve bana vurmasınlar diye vurmak istemediğimden saldırdıklarında gerekli olan müdahalemi yapıp ittirdim. Beni odadan dışarı attılar kapı girişinde oldu zaten bu olaylar ve sonrasında başhekimlik binasındaki herkes üzerime geliyor. Bir kişi beni tutuyor ve o sırada vurabilen vuruyor. Zaten Ferruh bey sürekli vurmaya çalışıyor ki o sırada eşim yanımda eşim düşüyor ve eşimin yanında oluyor olay ve ben de kendimi savunmak için elimden ne gelirse yaptım bir nokta sonra ben suçluymuşum gibi herkes benden şikayetçi oluyor. Beni sağlık çalışanına saldırdım diye 24 saat nezarette tuttular beni. Ben vurmadığım halde onun kamera görüntülerinde göründüğü halde ben saldırmışım gibi beni nezarette tutup suçluyorlar ve suçluymuşum gibi her hafta gidip imza atıyorum karakola."